Nemrut, Gizemini ve Eşsizliğini Hala Koruyor!
Komagene Krallığı’nın antik kalıntılarına ev sahipliği yapan Nemrut Dağı’ndaki üstü taşlarla örtülmüş mezarlardan oluşan yapay bir tepe olan Tümülüs, günümüzde hala içine girilemediği için gizemini koruyor.
İlk olarak 1881 yılında yol yapımı esnasında Almanlar tarafından keşfedilen Nemrut Dağı’ndaki antik miras Komagene Krallığı’na aittir. M.Ö. 2. yy’dan itibaren 200 yıl boyunca hüküm sürmüş Komagene Krallığı’nın, Batıda Makedon Kral Büyük İskender, Doğuda ise Pers Kralı Dariusa ile akrabalığı biliniyor. Muhtemelen bu iki farklı kültürle olan yakınlığı ve her iki tarafın inançlarını kucaklaması sayesinde krallık varlığını sürdürebilmiştir.

Adıyaman’ın Kahta İlçesine bağlı olan bölgede 2.150 metre yükseklikte bulunan kutsal alan, boyları 8-10 metreye yaklaşan dev heykelleriyle müthiş bir görsel ziyafet sunmaktadır. Bulunan yazıtlara göre Komagene Kralı 1. Antiochos burayı, atalarına ve tanrılarına minnettarlağını göstermek için yaptırmıştır. Mezarların bulunduğu tepelik tümülüsün 3 tarafında kutsal alanlar inşa edilmiştir. Kutsal alanlar doğu, batı ve kuzey olmak üzere üç terastan oluşur.

Gerçekten önemli bir çaba sonucu oluşturulmuş alandaki güneşin doğuşunu ve batışını selamlayan dev heykellerin her biri yaklaşık 6 ton ağırlığındadır. Ayrıca mezarların üstünü örtüp tümülüsü oluşturmak için kullanılan kırma taşlar 150 metre çapa ve 50 metre yüksekliğe ulaşan büyüklüklerdedir. Kırma taşlar içine girildiğinde yıkılacak bir sistemle döşenmiştir ve böylelikle henüz içine günümüzde dahi ulaşılamadığından gizemini korumaktadır.

Haritada görmek için lütfen buraya tıklayınız.